25 Mayıs 2008 Pazar

İt Ain't About How Hard You Hit, İt's About How Hard You Can Get Hit And Keep Movin' Forward

Ünlü italyan asıllı amerikalı sinema karakteri Rocky Balboa ne güzel demiş. Gerçektende son yazıyı yazdığım dönemden bu şimdiye bende bu lafın değerini daha çok anladım. Hele birde şu uzun zamandır umutlansam mı dediğim konu hakkında sonunda kesin bir negatif gelişme olunca bu yazıya uygun başlığın bu olacağına karar verdim.

Bu kış yada ilk baharda böyle bir durumda kalsaydım, o zamanki karanlık ve kendini bırakmış ruh halimle çok ciddi olarak dünyanın altında kalmış gibi olurdum. Şimdi ise içimdekileri tarif etmem kolay değil. Aslında belkide mümkün değil ama yinede şansımı denemek konusunda kararlıyım. Her şeyden önce elbette ne kadar kendini hazırlarsan hazırla bir üzüntü hissediyor insan ama asıl şaşırdığımsa hissettiğim diğer duygular. En başta hissettiğim şey huzurdu. Nicedir içimi kemiren ve beni etkileyen bir olaydan kötü bir şekildede olsa kurtulmuştum. Her ne olursa olsun bu huzur duygusunu ne kadar uzun zamandır hissetmediğimde göz önüne alınırsa çok iyi geldiğini belirtmeliyim. Bir diğer ilginç şeyse çok uzun zamandır ilk defa kendime bu kadar güvendiğimi hissettim. Sonucunu düşünmeden ve hatta işin sonunda pekte fazla umut olmamasına rağmen sonunda içimdkeileri dışa vurabilmem ve bunu yapma kararlılığını gösterme şeklim beni özellikle şaşırttı.

Daha önceleride belirtmiştim. 2008 ile beraber yıllardır ben büyümedim hala çocuğum diyen bendeniz sanırım yavaş yavaş olgunlaşmaya başlıyor. Artık kendime olan güvenim eskisine oranla çok daha üst seviyede. Ama bundanda önemlisi hayatın bana vuracağı darbelere karşı hiç olmadığım kadar dayanıklıyım. Ömrümde hiç mücadeleden yada zorluklardan kaçmadım amma velakin hiç bir zamanda her türlü olumsuz duruma karşı kendimi bu kadar hazır ve güçlüde hissetmedim.

Cidden sene başında içine düştüğüm o ruhsal bataktan sonunda çıkmayı başarmak beni değiştirdi. Artık eskisi kadar hayal kurmuyorum. Hatta eskisi kadar eğlenmiyorum ama eski benden çok daha dirayetli biri oldum. Hala dertlerimi insanlarla paylaşma sorunumu tam olarak çözemedim fakat cesaret edebildiğim şeyleri görünce bu konudada gelişme göstericeğime olan ümidim tam. Hele birde tamamen bağımsız ve kendi hayatının kontrolünü eline almış biri olacağım gün geldiğinde şu anki ruh halimle tüm dünyanın zorluklarının üstesinden gelebilecekmişim gibi geliyor.

Özellikle şu anda ruhen yerlerde sürünmem gerekirken hala ayakta duruyor ve hayata göğüs gerebilecek kadar kendimi güçlü hissediyorsam bu yakın geçmişte yaşadığım acılı ve zor günlerin ödülüdür herhalde. Evet çok çok çok çok istediğim bir şey olmadı ama bu gerçeği kabullenip kontrol edemediğim ve olamayacak bir şey için yas tutmak gibi bir durumumda yok. Belki ömrüm boyunca o ana dönüp keşke bazı şeyler farklı olsaydı diyebilirim ama bu olmuş olanların beni ağır etkilemesinden ziyade kafamda kurduklarımın benim için mükemmel şeyler olmasından kaynaklanıyor.

Hayatımdaki yeni sayfanın daha giriş paragrafında istediklerim olmadı ama bu yinede benim hayata karşı olan savaşımda geri adım atmama neden olmadı. Artık yeni bir hayat felsefesi olan beni bu tür şeylerden çok daha fazlası bile durdurabilir mi şüpheliyim. Keşke bu olay bana köstek değil destek olsaydı demeden edemesemde henüz yeni dipten çıkmaya başlamışken böyle bir tokat yemem benim yükselişimin ne kadar kuvvetli olduğunu görmeme neden oldu.

Sonuç olarak yaptıklarımdan yada başıma gelenlerden pişman değilim. Bazı şeyler (özellikle yakın zamandaki bazı şeyler) farklı olsa belki daha güzel olur ama yinede yeni ben pes etmeyecek geri adım atmayacak. Hayat bana ne kadar sert vurursa vursun ayağa kalkıcam ve eskisinden bile daha emin yolumda yürüyeceğim.

Ben artık olgunlaşmış biriyim ve buda yeni hayatımın daha ilk cümleleri oldu. Gerisinin daha eğlenceli olacağından şüphem yok.

Hiç yorum yok: