5 Ekim 2007 Cuma

Detaylar

Çok sevdiğim bir özdeyiş (yada atasözü, aman ne bileyim siz ne diyorsanız o işte) "Şeytan ayrıntıda gizlidir". Gerçektende ayrıntılar, detaylar bu kadar fark yaratır mı? Yaratmasa böyle bir sözöbeği olmazdı herhalde diyerek kestirip atası geliyor aslında insanın. Fakat gel gör ki bazen kestirip atmak yada uğraşmaya değer görmemeye kendini koşullamak pek yeterli olmuyor.

Detaylar gerçektende bu kadar fark yaratır mı? Aslında detay nedir onu inceleyerek buna başlamak lazım. Lakin bu iş biraz zor. Çünkü kişi titiz ve düzenli oldukça detay unsuruda ufalır. Yaniz titiz bir mimar için duvardaki 1 cmlik ufak bir eğrilik büyük bir sorundur. Ama daha savruk mimar içinse ufak bir detaydır.

Fakat itiraf etmek lazım detaylar boyutları ne olursa olsun toplandığında çok etkili olabiliyor. Herhangi bir konuda yazılmış yazıların detaylı ve detaysız olması arasında çok ciddi bir fark olabilir. En basitinden bir biyografide detay çok ciddi fark yaratır. Detaylı çalışmaların sadece yazıda değil diğer sanat ve bilim çalışmalarında da ciddi farklar yarattığına inanıyorum. Ama sanatta bazen bierek detaylı bir eser yaratmamanında ayrı bir değeri varki buda biraz işin ironik havası olmasına neden oluyor.

Detaylar ve ayrıntılar benim açımdan faydalı ve yararlı ama peki her şeyde detaya ihtiyaç var mıdır? insan her yaptığında mükemmellik arar mı? Bu soruların cevabında öncelikle o kişinin durumu ve o yaptığı şeyi neden yaptığını incelemek lazım. Eğer amaç en basit ihtiyaçları karşılamak ise (Maslow İhtiyaçlar Piramidi aklıma geldi birden) bunu yaparken detaydan ziyade efektiflik öne çıkar. Yani ihtiyaca en çabuk, en etkili ve en basit şekilde cevap vermesi istenir. Ama bu basit ihtiyaçlar kaşılandıkça oluşan beklentilerde başka şeyler ortaya çıkar. Mesela estetik kaygı bunlardan biridir.

Zaten pek çok durumda bu estetik kaygı insanları detaylara ve ayrıntılara iter. Kendi açısında mükemmel bir iş ortaya koymak isteyecek duruma gelmiş kişi artık o işi efektif olduğu kadar estetikte yapmaya çalışır. Mesela takımı 4-0 önde olan bir forvet bir gol pozisyonuna girdiğinde son derece basit bir vuruş yapmak yerine önündeki defans oyuncusunu yada kaleciyi çalımlamaya çalşır. Bu noktada başlayan farklılaşmada başarılı olmak içinse insanın detaylara dikkat etmesi lazım. Mesela o forvet önündeki defansın hızlı mı yoksa yavaş mı olduğuna yada ters ayak üzerinde olup olmadığına yada buna benzer ona avantaj sağlayacak detaylara bakmadığında muhtemelen çalım atayım derken o topu kaptırır.

Bu dikkati ve özeni göstermek yada o farkı anlamaksa herkese özgü bir durum olmayabilir. Zaten işin doğasında olması gerekende budur. Herkesin fark edebildiği bir unsura detay diyebilir miyiz? Detay fark edilmesi zor ama fark edilince olayın bütününe farklılık katan bir şey olmalıki onu fark eden insan için bir değeri olsun.

Peki bu detayları görenler sanatçı olabilir mi? Bana kalırsa bu bir yetenek ama sanatçı olabilmek adına yeterli bir yetenek değil. Bu detayı görmek kadar bu detayı yaratabilmek gibi bir kabaliyetede sahip olmak gerek. Bir resim eleştirmeni resimdeki detayları görebilir. Ama bir ressam gibi bu detayları tabloya aktaramadıkça onun sanatçılığında yada yaratıcılığından bahsedemeyiz.

Mevzu detay olunca işi biraz detaylandırmak istedim. Ama genelde olduğu gibi doğaçlama yazdığımdan biraz dağınık daldan dala atlayan bir yazı oldu. Fakat kafamdaki ana fikri yansıtmışımdır umarım. Sonuçta detaylar ve ayrıntılar fark yaratır ama herkes detayların adamı olamaz (mesela ben) gibime geliyor.

Hiç yorum yok: