Watchmen'de Rorschach'in anlattığı bir hikaye vardı.
"Sürekli mutsuz olan bir palyaço bir gün bu durumu için doktora gider. Doktor ona şehirdeki ünlü palyaçonun şovunu izlemesini tavsiye eder. Palyaço bunu duyunca iyice hıçkırıklara boğularak ağlamaya başlar ve zorlukla doktora ama o palyaço benim der."
Bu konu nereden çıktı kısmına gelirsek; son zamanlarda gördüğüm en absürd dizilerden biri Leyla ile Mecnun'un sezon finalinden bahsetmek gerek. Diziyi izleyenlerin bileceği gibi İsmail abi gibi ülkemiz televizyon tarihine geçebilecek bir karakter içeren bir yapım söz konusu.
İsmail abi hep parlak (parlak derken hakikaten parlak ve simli inanılmaz renkler söz konusu) renkli elbiseler giyen, sık sık boğazdan geçen gemilere el sallayıp bir kuru yük gemisi bekleyen ve hemen herkesin yardımına koşmaktan çekinmeyen biridir.
Bu açıdan baktığınızda son derece komik ve absürd bir karkterle karşı karşıyayız gerçekten de. Ama bazen tüm o esprilerin altında hiçte komik olmayan gerçekler vardır. Bazen kişi yaşadığı acıları mütemadiyen gülerek ve işi adeta delilğe vurarak unutabiliyor.
İşte bu İsmail abi'nin geçmişinde de bu yaptığı hareketlerin son derece acı sebepleri vardı. Annesinin onu ve babasını renksiz bir hayatları olduğu için terketmesinin sonucu olarak inanılmaz derecede renkli giyinmeye başlamıştır.
Babası ölüm döşeğinde onu evlatlık verirken bir gün gemi ile gelip onu alacağını ama o zamana kadar arkadaşlarının ve anılarının onun en önemli şeyleri olduğunu söylemesi ise onu yardımsever ve sürekli boğazda gemilere el sallayan biri yapmıştı.
İşte hayatta bazen böyle oluyor. İlk bakışta gülmekten kendini alamadığınız şeylerin üstünü kazıdığınızda gördükleriniz o kadar insanı güldürecek şeyler olmayabilir.
Gerçektende acıların üstünü bu şekilde örtmeye çalışmak hayatı daha bir yaşanılır kılıyor bana kalırsa.
İnsan acıları ile yaşamayı bu şekilde öğreniyor zaman zaman. Evet belki çocukça ama hepimiz sık sık çocuk olmak istemiyor muyuz zaten.
Belkide bu isteğimizin sebebi bu çocuksu acıların üstesinden gelme yöntemidir.
O gemi gelecek İsmail abi ...